Mobbing kavramı iş dünyasının belki de en karanlık ve yaygın taraflarından birisi.
Genel olarak tanımını yapmaya ihtiyaç olmadığı kanaatindeyiz. Maalesef bu kavramın artık ne olduğunu herkes bilir durumda. Bir tür bezdiri, psikolojik şiddet, yıldırma,iş yerinde psikolojik terör, baskı,tehdit,taciz, küçük düşürme, dışlama, yalnızlaştırma , rahatsız etmek,sıkıntı vermek,sosyal bir kabadayılık gibi terimlerle mobbing kavramının özelliklerini sıralamak pekala mümkün.
Elbette en istenmeyen şeylerden birisi mobbinge maruz kalmak. Nitekim kişinin işi
evinin aşı demek, yuvasının sıcaklığı demek, çocuklarının sağlığı demek, ayakta dik
kalabilmek demek, rızık demek, enerji demek, verimli bir döngü demek, kazanç demek,
kısacası hayatı demek. Elbette insanların hayatı yalnızca işyerinden ibaret olmamalı. Ancak kimse inkar da edemez ki iş hayatı da sağlıklı olmazsa her şey bu durumdan olumsuz etkilenir.
Bir avukat olarak edindiğim tecrübelere dayanarak mobbinge maruz kalan çalışanlara
genel olarak tavsiyelerde bulunurum. Ekser söylediğim şey şu olur; Eğer mobbing cinsel
taciz, fiziksel şiddet gibi çok ağır boyuta ulaşmadı ise öncelikle biraz sabredin. Delillerinizi
toplayın. Mutlaka size dava aşamasında tanıklık edecek insanlarla görüşün. Ne olursa olsun ispat yükümlülüğü sizin üstünüzde.
Ayrıca bir yandan da kimseye bir şey demeyin ve yeni bir iş arayın. Malum yerin
kulağı var. Uygun işi bulduğunuzda delillerinizi de toplamış olursanız mobbinge maruz
kaldığınız işinizi yasal yollarla bırakın. Elbette bu süreci çok fazla da uzatmamak lazım.
Nitekim giden yıllar geri gelmiyor. Psikolojik şiddet altında geçen günlerinizin de telafisi yok.
Ayrıca mobbing yapan iş yeri zaten fırsat kolluyor. Bir hata yaptığınız an , kendinizi olmadık suni zorlamalarla, olmadık işlerin içinde savunmak zorunda da kalabilirsiniz. Neden siz kendinizi savunmak zorunda kalasınız?
O sebeple bu süreci çok uzatmamak gerek. Kangren oldu ise, kırmızı çizgiler aşıldı ise
rızkı veren Allah deyin, yasal yollardan hakkınızı aramak üzere orayla olan bağınızı kesin.
İhtiyaca binaen tekrar söylüyorum; Giden yıllar, giden sağlık,giden fırsatlar geri gelmiyor.
Genel olarak birkaç tavsiyeden sonra makalemizin başlığına geçelim;
İşyerinde Özellikle Son Zamanlarda Hakkında Sürekli Tutanak Tutulan
İşçiye Karşı Bu İşlemler Mobbing Sayılır Mı?
Bal gibi sayılır demek isterdim ama hukukçunun direk böyle kestirme bir cevap
vermesi ne mümkün efendim. Cevabım tabi ki somut bakmak lazım şeklinde olacak. Eğer
somut olayda gerçekten tutanak tutmayı gerektirecek olaylar yokken tutanak tutuluyorsa,
başkasına ses edilmeyen şeyler hakkında yalnızca size tutanak tutuluyorsa, uzun yıllardan
beri çalıştığınız iş yerinde hiç tutanağınız yokken son zamanlarda gözünün üstünde kaşın var, kaşının altında gözün var diyerek tutanak tutuluyorsa, hiç ilginiz olmayan herhangi bir olayda sizi de ilişkilendirip iştahlı bir kusur arayışıyla hakkınızda tutanak tutuluyorsa, evet burada güpegündüz mobbing vardır.
Olayı daha da somutlaştırmak adına bir yargı kararı paylaşalım;
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/31457 E. 2016/21707 K. Sayılı dosyasında önüne gelen
uyuşmazlık hakkında şöyle bir karar vermiş. Özetle ;
“……………Davacının özlük dosyasında, iddiasında olduğu gibi öncesinde hiçbir tutanak ve
uyarı bulunmadığı halde son 1-2 ay içerisinde üst üste tutanaklar tutulduğu, fırın ustalığından
alınıp temizlik ve yardımcı eleman olarak çalıştırıldığı, bu durumun tanık beyanlarında da dile
getirildiği, 06.01.2016 tarihinde fırın ustası olarak görevlendirilmesine karşın, 23.04.2015
tarihinde çarşı alanında yardımcı personel olarak görevlendirildiğinin işverence sunulan
belgelerden de anlaşıldığı, tüm dosya kapsamına göre davacıya planlı ve sistemli mobbing
uygulandığı, haksız tutanaklar tutulduğu, ispat yükü üzerinde olan işverence fesih
nedenlerinin somut delillerle ispatlanamadığı, haklı veya geçerli fesih şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi isabetsiz olmuştur………..”
Yargı insanları salt geçmişiyle yargılamaz, önüne gelen somut olaya ve delil
durumuna göre yargılar ama unutmayın ki geçmişiniz de her yerde karşınıza çıkar. Yargıda
verilen kararlarda direkt etken olmasa da dolaylı olarak kişinin geçmişi de etken olabiliyor.
Özellikle iş hukuku kapsamında işçinin işyerindeki geçmişi ve temiz sicili davalarda olumlu işçi lehine değerlendiriliyor. Yukarıda verdiğimiz kararda da bunu görebiliyorsunuz. “……..Yıllardır
tertemiz çalışan adam ne oldu da son birkaç ayda bu kadar kural ihlali yaptı……….” diye
sorguluyor yargı. Bu işte bir işi var diyerek böyle olaylara ihtiyatlı yaklaşıyor. Görüleceği üzere somut olayı da biraz araştırınca son zamanlarda sürekli tutanak tutulan ve geçmişi de temiz olan işçiye karşı yapılan bu eylemleri mobbing sayıyor.
Mobbing Nasıl İspat Edilir ve İspat Külfeti Kimdedir?
Yargıtay mobbing konusunda işçilere kolaylık sağlıyor. Bu tamamen mobbinge maruz
kalan işçinin sıkı ispat kurallarına tabi tutulursa ispat edemeyeceği gözetilerek oluşan bir
yaklaşım. Özellikle bazı olaylar var ki yalnızca iki kişi arasında geçebiliyor. Bu sebeple
Yargıtay işçi için yaklaşık ispat yapmasını yeterli saymaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 04.10.2018 tarihli 2015/22-2274 E. 2018/1428 k.
sayılı kararında da açıkça “……….."İşçinin mobbing hususunda yaklaşık ispat kuralına tabi
olacağı, aksinin işveren tarafından ispatı gerektiği……….." vurgulanmıştır. İşin özü
mobbing olduğuna dair tam ispat edemesen bile yaklaşık olarak birkaç ispat aracı sunan işçi karşısında bu durumun böyle olmadığını işverenin somut delillerle ispatlaması gerekir.
Sözün özü, ekmek aslanın ağzında olsa da, sabır taşı taşmadan, ruh sağlığınız
gitmeden mobbing ile psikolojik şiddet ile yaşamayıp, yasal zeminde o iş ilişkisini bitirmeyi bilmek lazım. Hiçbir şey sağlığınızdan önemli değil. Siz sağlıklı olmalısınız ki sevdikleriniz de öyle kalabilsin. Saygılarımla… Faydalı olması dileğiyle…